LOGOYU Bİ' TIK BÜYÜTMEYELİM!
Güneşli bir salı günü grafik bölümünün telefonu çaldı. Katalog tasarımı isteyen heyecanlı bir müşteriydi arayan. Müşteri ve tasarımcı arasında geçen uzun bir telefon konuşmasının sonunda karşılıklı mail adresleri ve telefon numaları alındı. Brief geldi, tasarımcı düşündü, çalıştı, santim santim tasarladı ve müşteriye sunum yapılacak gün geldi çattı. Sunum da epey iyi geçti. Geçti geçmesine de, müşterinin küçük bir isteği vardı. Dedi ki: “Her şey çok iyi de, logoyu bi’ tık büyütelim.”
Yukarıdaki cümle grafik tasarımcıların iş hayatları boyunca en sık duyduğu cümlelerde ilk üçe kesin girer. Herkes söz birliği etmiş gibi logosunun biraz, bir santimetre daha veya şöyle parmak ucu kadar filan daha değil de “bir tık” daha büyük olmasını ister. “Bir tık” bize özgü, yürekten benimsediğimiz milli bir ölçü birimidir.
Tabi bir müşteri her zaman logosunu çok beğendiği için yapılan işin önüne geçecek kadar büyüsün istemez. Yani elbet ister de, her zaman değil.
Logo yapılan tasarımın kime ait olduğunu gösteren imza değerinde bir unsur olduğu için tabiki tasarımda önemli bir yer tutar. Tasarımcı da, işi bu olduğu için, hangi işte hangi boyutta logo kullanılacağını en iyi bilen kişidir. Ancak markalar bir konuyu bi’tık gözden kaçırıyor olabilir. Bir ürün veya hizmetin tek imzası logosu değil kişiliğidir. Mor bir inek gördüğümüzde, ki bu çok sık olmaz, aklımıza hemen Milka’nın gelişi tam da bu yüzdendir. O zaman en iyisi logonun boyutunun ne olacağı meselesini uzmanına bırakıp bakış açımızı bi’ tık büyütelim!
- logo
- tasarım
BLOG
Dijital Reklam Ajanslarının
İhtiyaçları Blogumuzda
Logo tasarımından, reklam filmlerine kadar tüm konuları ele aldığımız blogumuzu inceleyebilirsiniz. Sizde dijital reklam ajansları için önemli bilgiler öğrenebilirsiniz.
Yorum Bulunamadı.